Herkesin bir yazıcısı olmayabilir. Mesela benim evde bir yazıcım yok, olsun istiyorum ama hem boyut hem doldurulabilir kartuş hem de GNU/Linux uyumu, hem de tarayıcısı olsun derken, hep sonraya atıyorum.
Bunlar benim nedenlerim, bunların dışında genel nedenlerden; bir yazıcıya devamlı ihtiyacımızın olmaması ve maddi imkansızlıkları sayabilirim…
Kullanımınızda bir yazıcınız olmayabilir, ama birşeyleri yazdırma ihtiyacınız olursa; yazdıracağınız belge bir ofis belgesiyse, sorun yok, resimse sorun yok yani karşı tarafın bilgisayarında açılabilir bir belgeyse özetle sorun yok… Peki ya yazdıracağınız şey bir internet sayfasıysa… Örneğin bir makale, arşivlemek istediğiniz bir sayfa, bir ilan sayfası, işyerinde sunumunuzda kullanacağınız bir sayfa, çevrimdışıyken ihtiyacınız olan bir sayfa, mesela satın aldığınız ürünün e-faturası veya aldığınız bir biletse?
Son saydıklarımla ilgili sanırım sorun yaşamayacaksınızdır, nedeniyse çoğu ulaşım şirketi veya satıcının işleminizle ilgili dökümü PDF olarak da indirebilmenize imkan tanıması. Elbette bunu sağlamayanlar da mevcut. Neyse uzatmadan böyle bir ihtiyaçta yapabileceğiniz şeyleri sayalım:
1- Sayfanın ekran görüntüsü almak(PrintScreen veya Fn+PrintScreen tuş kombinasyonu): Çok amatör, sınırlı bir görüntü, bir işinize yaramaz 🙂
2- Sayfanın içeriğini kopyalayıp Kelime İşlemciye Yapıştırmak: Yine amatörce. Dinamik içerik, resimler gibi şeyler internet bağlantısı olmadan açılmayabilir. Ayrıca bu alacağınız belgenin gerçekten o sayfadan alınmış olduğuna dair bir emare olmayınca, bir toplantıda bu elinizdeki döküm pek de ciddiye alınmaz.
3- Sayfayı XPS, PDF veya PostScript dosyası olarak yazdırmak(Dosyaya Yazdır): Şiddetle önerilir.
Nedir bu “Dosyaya Yazdır”?
Dosyaya Yazdır komutu, temel olarak bir yazıcınız yoksa veya ilgili internet sayfasını kolayca paylaşılabilir, taşınabilir, kopyalanabilir bir elektronik belge haline dönüştürmek istiyorsanız kullanabileceğiniz şukela bir özelliktir.
Elinizde bir yazıcı yoksa, dosyaya yazdırdığınız belgeleri alıp bir yazıcıya bağlı bilgisayarda açarak bu belgeleri yazdırabilirsiniz. Evde yazıcım yok, yazdırmak istediğim belgeleri dosyaya yazdırarak işyerine götürüyorum ve orada yazdırıyorum. Güzel çözüm 😉
Yazıyı bundan sonra Windows ve GNU Linux kullanıcıları için ikiye bölmek gerek sanırım…
Windows Kullancıları için Dosyaya Yazdırma Seçenekleri:
Windows üzerinde popüler tarayıcılardan Internet Explorer, Firefox, Google Chrome ve Opera üzerinde dosyaya yazdır komutunu sizler için denedim:P Tek tek yazalım…
Tarayıcı bazında bakarsak:
Internet Explorer – Eh işte…:
Internet Explorer üzerinde sadece XPS biçiminde çıktı alabiliyorsunuz. Bu biçimi görüntülemek için Microsofr XPS Viewer yazılımına ihtiyacınız var. GNU/Linux’ta ise, Okular uygulaması bu dosya biçimini açabilmekte, ama çok başarılı sayılmaz.
XPS çok kaliteli bir çıktı biçimi değil. Biraz flu çıktı vermekte…
Internet Explorer’ın buradaki iyi yönü, dosya adının yanında çıktı konumunu seçmeye izin vemesi ki, birazdan Fİrefox ve Opera’da bu konuyu dile getireceğim..
Çeşitli sanal yazıcı yazılımlarıyla PDF ve PostScript biçiminde çıktı alabilirsiniz.
Firefox – Yapma be güzelim!:
GNU/Linux üzerinde Firefox ile onlarca güzel PDF çıktısı aldıktan sonra Windows üzerinde bunu yapamamak, bunu yapmayı bırakın çıktıyı nereye koyduğunu bulamamak beni bu sabah üzdü. Zaten bu yazıyı da yazma nedenim aslında bu.
İşyerinde Firefox ile bir sayfanın belge olarak çıktısını almak istedim. Bir baktım GNU/Linux’ta alışık olduğum iletişim penceresi yok, Micrsoft XPS Document Writer sanal yazıcısı üzerinden XPS çıktı vermekte… Dedim tamam neyse… Çıktı ver dedim, dosya adını seçtim. Ama bir türlü çıktı dosyasını bulamıyorum… Çıktının nereye kaydedileceğini de zahmet edip sormadı… Dosya adından aradım bulamadım…
Meğer Windows üzerindeki Firefox(hemen ötekileştirdim:P) hiç sormadan “C:/Program Files/…Firefox dizinine kaydetmekteymiş. Eee iş yerinde C:/ sürücüsüne girme hakkım yok ki 🙂 Sadece kullanıcıyım ve sistem dosyalarının olduğu C:/ sürücüsüne giremiyorum… Olmadı dedim yakışmadı…
Tabi bunu ancak akşam evde tam kullanıcı hakalrına sahip olduğum Windows’ta öğrenebildim. Ha bir de daha önemli bir husus var. Windows’taki Firefox, “Dosyaya Yazdırırken” dosya uzantısını vermiyor. Örneğin, yazdıracağınız dosyanın adını “dosyam” yazdınız, bu haliyle açamazsınız, illa ki dosyam.xps şeklinde yazmalısınız, veya dosya isim değişikliğinden bunu yapmalısınız. Oysa burda en azından *xps diye uzantıyı otomatik atamalıydı.
PDF ve PostScript biçimlerini kendiliğinden desteklemediği için de ayrıca kırıldığımı söyleyelim. Bu biçimler için Firefox eklenti merkezinden eklentiler kurabilirsiniz.
Opera – Aynı be ya!:
Opera’da Firefox ile aynı Dosyaya Yazdır iletişim penceresini kullanmakta. Sorunlar da aynı…
Google Chrome – En birinci:
Google Chrome’un Dosyaya Yazdırma seçenekleri çok güzel. Ctrl+P’ye basın ve siz de görün 🙂 Kendiliğinden PDF çıktı vermeyi desteklemesi de ayrı bir güzel, hatta çok güzel. Adobe ile ayrı bir işbirliği mi var bilemedim, Adobe Acrobat Reader indirme sayfasında Adobe Google Chrome tarayıcısını önermekte… Neyse dosya adı ve konumunu da güzelce seçmekte.
Windows’taki Google Chrome’un tek eksisi, PDF çıktısının GNU/Linux üzerindeki açık kaynak versiyonu Chromium’dan daha kötü olması, fark çok az ama 🙂
Windows tarafında kazanan, kendiliğinden PDF, PostScript ve Google Cloud Print desteğiyle Google Chrome!
GNU/Linux Kullanıcıları İçin Dosyaya Yazdırmak
GNU/Linux’ta işler iyi… Popüler tarayıcıların hepsinde Dosyaya Yazdırma seçeneği var. Bu yazılım temelinde mi yoksa dağıtım temelindeki bir özellik mi bilemiyorum. Ama her aklı selim GNU/Linux sağlayıcısı bu özelliği koyacaktır.
PDF ve PostScript biçiminde çıktı alma seçenekleriniz mevcut. (Sanıyorum ki PostScript ile PDF’den biraz daha kaliteli çıktı alabiliorsunuz.) Tabiki de XPS biçimi desteklenmemekte, desteklenmediği de iyidir. Ortak standartlarda buluşmak yerine Microsoft dayatmacılığında belgeler üretmenin hiçbir manası yok, ki zaten XPS’in de kalitesizliği ortada…
Tarayıcı bazında bakarsak:
Firefox – Harika:
GNU/Linux üzerinde çalışan Firefox’un Windows üzerinde çalışan kardeşine nazaran bu işte mahareti iyi. Dosya adı ve konumu seçilebiliyor. PostScript ve PDF biçimlerinde kayıt yapma imkanınız mevcut. Çıktılar güzel.
Opera – Aynı be ya!:
Opera’nın GNU/Linux sürümü güzel. PDF ve PostScript desteklemekte. Dosya adı ve konumu seçebiliyorunuz. Çıktılar güzel.
Konqueror ve Rekonq ile aynı dosyaya yazdırma iletişim penceresini kullanmakta. Sayfa kenaro gibi ayarlar da kolay
Chromium – Çok güzel:
Dosyaya Yazdır İletişim penceresi, Windows’ta çalışan Google Chrome kadar sofistike olmasa da kaliteli PDF ve PostScript çıktıları vermekte. Dosya adı ve konumu seçebiliyoruz.
Konqueror ve Rekonq:
Güzeller… Söylenecek çok şey yok, iyiler :)… Opera’da bu ikiliyle aynı iletişim penceresini kullanmakta. Sayfa boşluğu ayarlaması bunda daha kolay. Ayrıca Rekonq’un kısayolla önce yazdırma önizlemesini ayrı pencerede açması da güzel.
Velhasıl-ı kelam, çoğu kişinin bildiği, bilmeyenin de yazdır deneyimiyle kolayca farkedip anlayabileceği “Dosyaya Yazdır” komutuyla ilgili –biraz gereksiz– uzunca bir yazı yazmış oldum.
Aslında demek istediğim; Windows’ta çalışan Firefox için bir an önce bir hata/istek girilmesi. Opera severler de bunu yaparsa iyi olur. Windows kullanıcıları kurabilecekleri sanal yazıcı ve eklentilerle bu ihtiyaçlarını giderebilir.
GNU/Linux tarafındaysa işler güzel.. Nazar değmesin. Yapanların ellerine sağlık 🙂
Yüksek Lisans tezimi Pardus üzerinde tamamen özgür yazılımlar kullanarak yazmıştım. Tezimin hikayesini Özgürlükİçin E-Dergi’nin 34. sayısı için kaleme almıştım.Â
Birilerine faydası dokunur diye -en azından arama motorları ve paylaşım kolaylığı açısından- günlüğüme de aktarmak istedim. Belki bu sayede özgür yazılımla üretmek isteyen birkaç kişiye daha ulaşmış olurum…
Tıpkı başka bir Dünya’nın mümkün olduğu gibi, özgür yazılımla da üretmek mümkün! Hem de tahmin etmeyeceğiniz kadar kolay ve nitelikli şekilde…
Bir Tezin Hikayesi
Pardus, kişisel kullanımın dışında, kişisel üretim için de barındırdığı özgür üretim araçları ile bu gibi ihtiyaçlarımızı karşılamakta oldukça başarılı bir GNU/Linux dağıtımı. Bundan yaklaşık 4 yıl önce, 2007 yılında, Yüksek Lisans eğitimine başladım. İstanbul Üniversitesi’nde tamamladığım lisans eğitimimden sonra, yüksek lisans eğitimi için de tercihim yine okulum oldu. Avrupa Birliği Anabilim Dalı’nda yüksek lisans eğitimine başladıktan birkaç ay sonra Pardus ile tanıştım.
Aslında özgür yazılımla tanışmam ve özgür yazılım kullanma isteğim, biraz daha geriye gidiyor. Lisans eğitimim sırasında Firefox ve OpenOffice.org kullanmaya başlamıştım. Öğrencilik, ekonomik koşullar ve genel kabul görmüş “korsan yazılım†kültürü, bilgisayarımın işletim sistemi ve ofis yazılımı tercihimi, zoraki ve bilinçsiz bir şekilde, korsan yazılımdan yana kullanmaya itmişti. Lisansın son yılında tanıştığım OpenOffice.org, benim için bir dönüm noktası oldu. Okulda verilen ödevleri yaparken, emeğimi korsan bir yazılım üzerine dökmek beni içten içe rahatsız etmeye başlamıştı. Emek veriyordum, fakat bu emeği ortaya döktüğüm yazılımı kullanarak emek hırsızlığı yapıyordum ayrıca. Özgür değildim ve bu nedenle yaptığım çalışmalarda bu beni rahatsız ediyordu. OpenOffice.org ile tanıştığımda, Windows işletim sistemi üzerinde kullansam da, biraz rahatlamıştım ve çok daha rahat çalışabiliyordum. Lisansta çok ödevim olmasa da, yüksek lisansın başlangıcında bütün çalışmalarımı OpenOffice.org üzerinde yapmaya başlamıştım.
Aynı yıl Pardus 2007 yavaş yavaş tanınmaya başlamıştı. Birkaç forumda Pardus hakkında birkaç yazı okumuştum, ama denemeye pek cesaret edememiştim doğrusu. Bilgisayarımda Linux kullanabilmek aslında çok daha gerilerden gelen bir fantazimdi. Fakat o zamana kadar bilgisayar dergilerinden gördüğüm kadarıyla, konsol komutları sabit disk biçimlendirme işlemleri ve metin tabanlı kurulum beni çok ürkütmüştü. Pardus hakkında biraz okuyunca, Pardus’un getirdiği kolaylıklar ve son kullanıcı hedefi ve en önemlisi Türkiye’de geliştiriliyor oluşu beni cesaretlendirdi.
Pardus ile tanıştıktan sonra kısa süre içerisinde Pardus’a alıştım. Halihazırda tanışmış olduğum özgür ofis yazılımı OpenOffice.org ile araştırmalarımı, ödevlerimi halletmeye başladım. Özgür ofis yazılımının yanında, esas olarak kullandığım işletim sisteminin de özgür olması ile yukarıda bahsettiğim rahatsızlık duygusu ve kısıtlanmışlık hissi kayboldu. Özgür bir platformda çalışıyor olmak, insanlığın ortak emeği ile sanki bana kişisel olarak bir şeyler üretmem için sunulmuş bir fırsat gidiydi. Çok rahatlamıştım ve üretme hevesim çok fazlaydı. Şimdi bile özgür yazılımın kişisel üretim için sunduğu imkanları görünce aynı hisse ve şevke kapılıyorum. Sanki birileri bana sistem burada, araç burada, sen yeter ki üret diyor. Daha açıklayıcı olmak gerekirse, Mahmut Tuncer’in dile getirdiği gibi, şeker var, un var, yağ var ne duruyorsun yaklaşımı diyebiliriz.
Temel sisteme ve üretim araçlarına “özgürce†ve bir bedel olmadan sahip olduktan sonra, bu temelde kendi adıma bir şeyler yapmak bana haz vermeye başlamıştı. Bunların farkına vardığımda ise kendi kendime “Yüksek Lisans tezimi tamamen Pardus üzerinde yazabilir miyim acaba, nasıl olur ki?†diye sormaya başladım. Bu soruma “Evet, bunu yapabilirim, ben özgür bir işletim sistemi üzerinde Tezimi özgürce yazabilirim, insanlığın ortak bilgi birikimi bu imkanları bana sunduktan sonra ben neden özgür bir tez yazamayayım ki?†cevabını vermem uzun sürmedi. Ders yılı boyunca ödevlerimi ve çok olmasa da araştırma çalışmalarımı Pardus üzerinde sürdürdüm.
Ders yılını tamamlamamım ardından, malum ülkemizin işsizlik sorunu, ve diğer özel nedenler dolayısıyla yüksek lisans eğitimimin ilk tez yılını boş geçtim diyebilirim. Zaten lisans eğitimim de de benzer nedenlerle çok iyi bir öğrencilik dönemi geçirememiştim. Tez konumu belirlemem ve en önemlisi bu konuda çalışmaya başlamam bir hayli sürdü. İş bulmamın ardından, ekonomik olarak güvenceye kavuşmam, bu sayede evlenerek hayatımı sevdiğim insanla birleştirmeme vesile oldu. Bu gelişmeler, ülkemizde bir lüks olarak algılanan yüksek lisans eğitimini tamamlamak için bana güç verdi.
Tez Yazmaya Başlamak…
İlk bölümde anlattığım hikaye kısımının ardından konunun özüne dönelim… Bir akademik çalışma olan yüksek lisans tezi; belirli şekil şartlarına sahip, akademik ölçüler ve gereklilikler doğrultusunda hazırlanması mecbur olan yazılı çalışmalardır. Tezinizi daktiloda yazabileceğiniz gibi, modern teknolojiyi kullanarak bilgisayar üzerinde de yazabilirsiniz. Ben modern bir üretim seçeneği olan bilgisayarı seçtim.
Bilgisayar üzerinde bir tez yazmanız için temelde bir kelime işlemciye ihtiyaç duyarsınız. Bu kelime işlemci gelişmiş bir kelime işlemci olabileceği gibi konsol tabanlı bir metin editörü de olabilir. Bu konuda Pardus üzerinde alternatiflerini şunlar olabilir:
Basit metin editörü(ör. konsol tabanlı, Kwrite, Gedit vb)
Bu seçeneklerden üçüncüsü olan LaTex konusuna kısaca değinmek gerekirse; LaTeX akademik çalışmalar için oluşturulmuş bir belge hazırlama sistemidir. Genelikle fen bilimleri ve matematik alanında kullanılsa da sosyal bilimler alanında da yoğun olarak kullanılmaktadır. Ülkemizde de birçok üniversite bu alanlarda çalışmaların LaTeX üzerinde yapılamasını tavsiye emekte ve bunun için yönerge ve rehberler yayınlamaktadırlar. Latex akademik çalışmaların dışında, kitap ve diğer çeşitli belgeleri yazmak için de kullanılmaktadır. LaTeX belgelerinin kağıt ortamında en iyi çıktıyı verdiğinin de altını çizmeyi ihmal etmeyeyim. LaTeX konusunda daha fazla bilgi için ilgilenen arkadaşlar Google, PardusWİki ve Özgürlükİçin.com’da arama kutucuğuna LaTeX yazıp detaylı bilgi edinebilirler.
Benim bu seçenekler arasındaki tercihim Kelime İşlemci’den yana oldu. Bu seçimi yapmamın nedeni ise o güne kadar az çok hakim olduğum bir yazılım olması ve bu yazılımların diğer seçeneklere göre bana daha kolay kullanılabilir gelmesiydi. Bu karar basit gibi görünse de, özellikle LaTeX ile kıyaslanınca zor bir karardı.
Yardımcı yazılımlar…
Tezimi yazacağım platforma karar verdikten sonra işler benim için biraz daha kolaylaşmıştı. Bundan sonra sıra tez çalışmam için ihtiyacım olan yardımcı yazılımları belirlemekteydi.
Tezim için temel oluşturabilmek için birçok makale ve kitap okumam gerekiyordu. Bu makale ve kitaplar basılı ortamda olduğu gibi elektronik ortamda da bulunmaktaydı. Elektronik ortamda bulunan kitap ve makaleler genellikle PDF ve ofis dokümanı biçimindeydi. Ofis dokümanlarının üzerinde çalışmak kolaydı, fakat PDF biçimindeki belgelerde çalışmak o kadar kolay değildi.
Bildiğiniz gibi PDF biçimindeki dosyalar, ya metin halindedir ya da salt görüntü halindedir. Metin halindeki PDF belgelerininden metini seçebilir ve ofis belgelerine aktararak üzerlerinde çalışabilir not alabilirsiniz. Fakat görüntü halindeki PDF dosyaları üzerinde çalışmak hiç kolay değildir. Windows platformunda bu dosyaları okumak için kullandığınız Adobe Reader yazılımı ile bu dosyaları sadece görüntüleyebilirsiniz. Oysa Pardus üzerinde gelen belge görüntüleyici Okular size bu belgeler üzerinde çalışmak için mükemmel araçlar sunmakta.
Okular’ın size sunduğu en önemli özellikleri, PDF dosyaları içerisinde yer imleri koymak, önemli yerlerin altını çizmek, buraları serbest biçimde işaretlemek ve not almak olarak sayabilirim. Salt görüntü halindeki PDF dosyaları üzerinde not alabilmek, ve çalıştığınız bütün PDF dosyaları üzerinde aldığınız notları ve yer imlerini tek pencereden görebilmek, bu notlara hızlıca ulaşabilmek mükemmel bir şey! Okular ile bir PDF dosyası açın ve F6 tuşuna basarak neler yapabileceğinizi kendi gözleriniz ile görün derim!
Ben Okular belge görüntüleyicisinin yanında, Okular’a göre çok daha hızlı olan bir belge görüntüleyici olan Evince yazılımını aslında daha fazla kullandım. Okular nedense birkaç belge ile aynı anda çalışırken, özellikle görsel olarak zengin belgelerde performans düşüklüğü yaratıyor. Evince ile PDF dosyalarını çok daha hızlı ve kolay görüntüleyebiliyorsunuz.
Belge görüntülemenin dışında, çok önemli bir ihtiyaç ise not tutmak. Pardus üzerinde gelen masaüstü notları çok işe yarıyor. Notlarınızı daha organize olarak tutmak isterseniz, Basket yazılımı tam sizlik. Bir diğer alternatif ise notlarınızı bir ofis belgesinde tutmak. Ben bu üç yöntemi de kullandım. Hızlı notlar için KNotes masaüstü notlarını, planlama için Basket’i ve kontrol için ise ofis belgelerini not tutmak için kullandım.
Biraz ileri teknoloji…
Belge yazmak, görüntülemek, not almak temel düzeydeki yazılımlar ile başarılabilecek işlerdi. Ama araştırma sürecini daha hızlandırmak için biraz ileri teknolojiye ihtiyaç duymaktaydım. Bilgisayarımdaki kayıtlı tüm belgelerin içine tek tek girmek, sayfalarca belge arasında bir kavramı aramak, bu işin nasıl olacağı doğrusu kafamda bir soru işaretiydi. Google’de arama yapmak bildiğiniz gibi bilgisayar yerelinde arama yapmaktan çok daha kolaydı. Ama benim bilgisayarımda topladığım belgelerin içeriğinde de arama yapabilmem gerekirdi.
Bu noktada devreye ileri teknoloji ürünü olan Nepomuk ve Strigi servisi girdi. Belgelerimi tuttuğum dizini Nepomuk ve Strigi servisine indekslettirdim. Nepomuk sayesinde bu dosyalara etiketler koydum, işime ne kadar yaradığına göre ise dosyaları 5 yıldız üzerinden oyladım. En önemli kısım olan dosya içeriğinde arama işlemini ise Strigi ile hallettim. Dolphin’de arama kutucuğuna aramak istediğim kelimeyi yazdığımda bu dosya adında ve içeriğinde o kelimeyi içeren bütün belgeler karşıma çıktı. Bu sayede araştırma sürecim çok hızlandı. Onlarca dosya ve binlerce sayfa arasından bir kelimeyi, bir terimi daha kolay olamazdı doğrusu.
Zotero, Çok Büyük İhtiyaç!
Tezlerin şekil şartlarına tabi olduğunu belirtmiştim. Bu şartlardan en önemlisi ise tezlerde kullanılan dipnotlar ve kaynakça kısımlarının bulunması. Tezi yazarken yararlandığınız onlarca kaynağı doğru şekilde belirtmelisiniz ve doğru biçimde tezinizde yer vermelisiniz.
Tez yazarken kullandığım OpenOffice.org(ve daha sonra LibreOffice yazılımı), dipnot ve kaynakça konusunda kendi iç araçlarına sahipti. Bu araçlar maalesef tıpkı Microsoft Office Word yazılımındaki gibi bu alanlarda zayıftı. Öntanımlı olarak gelen dipnot ve kaynakça biçimlendirmesi kişiselleştiremiyor ve toplu hale kontrol edilemiyordu, aynı zamanda geriye dönüp bu girdileri düzenlemek ise hiç kolay değildi. Basit olarak zamanınız var ise manuel dipnot girişi ve kaynakça oluşturabilirsiniz. Bunun yanı sıra çevrimiçi hizmetleri kullanarak bu ihtiyacınızı giderebilirsiniz.
Maalesef bu yöntemlerin hiçbiri bana makul gelmedi. Bu konuda araştırma yaparken, belki de tezim için en önemli araç olan Zotero ile karşılaştım.
Zotero, akademik alanda çalışan insanlar için bulunmaz bir nimet! Sundukları ile sizi çok büyük sıkıntılardan kurtaran mükemmel bir uygulama.
Zotero temelde bir Firefox uygulaması. Ofis yazılımız ile iletişim kurup bilgisayarınızdaki veya internette gezinirken karşılaştığınız bir eseri kütüphanenize almanızı, akademik biçemde olarak kaynak gösterebilmeniz için gerekli bilgileri kolayca girerek bu kaynakları elinizin altında tutabileceğiniz bir uygulama. Zotero sadece bununla sınırlı kalmayarak, araştırma yapanlar, kitap, belge, kılavuz yazanlar için bulunmaz nimetler sunuyor. Zotero ile araştırma yapmak, kaynak toplamak ve kütüphane oluşturmak çok kolay.
Zotero’nun sunduğu imkanlar bununla da sınırlı kalmıyor. Sunduğu ücretsiz üyelik servisi ile, kütüphanenizi, notlarınızı ve dosyalarınızı(100MB’a kadar ücretsiz) Zotero sunucusu ile eşleştirebiliyorsunuz. Bu sayede tez çalışmalarınıza internete bağlı olan herhangi bir bilgisayardan da devam edebiliyorsunuz. Bu servisin sağladığı en önemli özellik ise, veri güvenliği. Düşünsenize, çalışmanızda kullanmak için yaklaşık 100 eserlik bir kütüphane oluşturdunuz, hepsinin eser adından tutun, basım yılı, yayınevi çevirmeni gibi gerekli bilgilerini yazdınız. Ya bilgisayarınıza bir şey olursa, ya bunca veri ve veri bilginiz giderse, ya bilgisayarınız çalınırsa? Zotero, sizin için bu senkronizasyonu otomatik olarak yaparak sizi büyük bir sıkıntıdan kurtarıyor.
Zotero’yu kısaca tanıttıktan sonra, Zotero’yu Pardus üzeridne nasıl kullanılacağına değineyim. Zotero dediğim gibi bir Firefox eklentisi, Zotero’yu kendis sitesinde kolayca indirip yükleyebilirsiniz. Zotero’yu Firafox’a kurduktan sonra, yapılaması gereken önemli bir iş kalıyor. Zotero ve Kelime İşlemci’yi birbirine bağlamak. Bunun için, Zotero’nun kendi sitesinden kelime işlemciniz için uygun eklentiyi bulup kuruyorsunuz (http://www.zotero.org/support/word_processor_plugin_installation) Pardus 2011 için Zotero 2.1 ve Zotero 2.1 için OpenOffice.org/LibreOffice eklentisini seçebilirsiniz. Bu eklentileri kurduktan Firefox yeniden başlayacak ve yeni bir pencerede Zotero yapılandırma ekranı ile karşılaşacaksınız. Hiçbir ekstra ayar yapmadan “İleri†düğmesine tıklayarak kurulumu tamamlayabilirsiniz. LibreOffice programını açtığınızda araçlar çubuğunuzda Zotero araç çubuğunu göreceksiniz. Pardus 2009 üzerinde nasıl kurulum yapılacağı konusunda ise PardusWiki’deki Zotero maddesine bakabilirsiniz.
Zotero araç çubuğunu, çok basit bir kullanıma sahip. Sadece 7 tane düğmeye sahip bu düğmeler sırasıyla; Başvuru(Dipnot) ekle, Başvuru(Dipnot) Düzenle, Kaynakça(Bibliyografya) ekle, Kaynakça(Bibliyografya) düzenle, Yenile ve Zotero alan kodunu temizle. Daha kolay bir menü olamazdı doğrusu… Eser Bilgilerinizi Firefox üzerinde oluşturun, internette gezerken eser toplayın, tek tıkla bunları dipnot olarak ekleyin, tek tıkla kaynakça oluşturun, tek tıkla bütün belgelerinizi güncelleyin.
Bir belgede Zotero düğmelerine ilk kez tıkladığınızda size belgenizde hangi dipnot ve kaynakça sitili kullanmak istediğinizi soracaktır. Öntanımlı olarak dünyada yayıgın olarak kullanılan Modern Language Association, Harvard Reference Format, American Sociological Association, Chicago Manual of Style gibi birçok biçim karşınıza çıkmakta. Eğer okulunuz bu biçemleri öneriyorsa listeden seçip hemen atıf yapmaya, dipnot koymaya ve kaynakça oluşturmaya başlayabilirsiniz. Fakat benim okulum gibi okulunuz bu biçemler dışında bir biçem istiyorsa yapabileceğiniz iki şey bulunmakta. Birincisi, Zotero’nun sitesinden ekstra biçimler indirebilirsiniz, binlerce biçim sizin kullanımınız için Zotero Biçim Deposunda(bu adreste http://www.zotero.org/styles ) sizi bekliyor, buradan biçim önizlemelerini de görebiliyorsunuz. Eğer şanslıysanız okulunuzun istediği biçimi buradan tek tıklama ile (“Installâ€) kurabiliyorsunuz. Eğer istediğiniz biçim burada da yoksa Zotero size bir alternatif daha sunuyor. Bu ikinci seçenekte, kendi biçiminizi kendiniz oluşturabiliyorsunuz. Bu ikinci seçenek için Zotero size bu işi nasıl yapacağınız konusunda bir belgeleme sunuyor, belgeleme İngilizce (http://www.zotero.org/support/dev/citation_styles), biraz XML biliyorsanız, diğer stillerden de kopya çekerek kendi stilinizi oluşturabilirsiniz.
Ben, İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü tez hazırlama yönergesine göre kendi Zotero stilimi kendim oluşturdum. Elimden geldiğince doğru yapmaya çalıştım, bazı yerlerde küçük sıkıntıları olsa da işimi gördü. Bu biçim dosyasını http://bluzz.net/tezim adresi altında bulabilirsiniz.
Zotero konusununda son olarak, Zotero’nun çok güçlü bir araştırma aracı olduğunun altını tekrar çizmek isterim, kendi sitesinden izleyebileceğiniz tanıtım videolarında da görebileceğiniz gibi, çok yetenekli ve zeki bir araç. Basit düzeyde bireysel kullanımın yanı sıra, bir araştırma grubunda çalışıyorsanız, ortaklaşa çalışma ve konusunda da araştırma grupları kurarak veya hazır gruplara katılarak ortak kütüphaneler oluşturup bu kütüphanelerden ve notlarından faydalanabiliyorsunuz. Diğer taraftan Sosyal Paylaşım paralelinde, Zotero kullanan kişileri ve çalıştıkları disiplinleri(bilim dallarını, ilgi alanlarını) görebiliyorsunuz. Örneğin Makine Mühendisliği veya Nöroloji konusunda araştırma yapıyorsanız, yurt dışında sizinle aynı alanda çalışabilen kişileri ile Zotero üzerinden iletişime geçebilir, kaynakça paylaşımında bulunabilirsiniz. Bu da gerçekten bulunmaz bir nimet, özellikle ülkemizde yurt dışındaki kişiler ile irtibata geçmenin zor olduğunu göz önüne alınca, üretimi ve araştırmayı paylaşmak Zotero’nun bize sunduğu çok güzel bir imkan.
Son Söz….
Yukarıda bahsettiğim araçlar özellikle Zotero, tez yazım sürecimi inanılmaz kolaylaştırdı. Zemberek imla denetimi ile tez genelinde yazım denetimi sağladım. OpenOffice.org/LibreOffice Calc ile tablolar, çizelgeler ve grafikler oluşturdum, bunları kolayca Kelime işlemci içerisinde kopyaladım, ve kelime işlemci içerisinde de düzenleyebildim. Bazı ham veri, virgülle ayrılmış veri(CSV)’leri çevirmede Gedit’i kullandım. PDF dosyalarını birleştirmede, kesmede sevgili Fırat Özgül’ün yazmış olduğu Harman yazılımını kullandım. Elbette ara ara yaşadığım sorunlar, hatalar oldu. Sorunları çözmem zor olmadı, hatalar içinse hata kaydı girdim. Hatta bazı iyileştirme önerilerinde de bulundum. Tezimi yazmaya başladığımda OpenOffice.org kullanırken, tezimi yazarken yaşanan gelişmeler neticesinde tezimi, LibreOffice kullanarak bitirdim. Bu süreçte LibreOffice yerelleştirmeleri için çalışmalara katıldım, LibreOffice’in bugün %100 Türkçe bir arayüz ile karşımıza gelmesine katkı verdim, tr.libreoffice.org sitesi için çalışmalarda bulundum.
Tez yazım sürecimde, ne Pardus ne de kullandığım diğer özgür yazılımların hiçbiri beni yarı yolda bırakmadı! OpenOffice.org ara ara çökse de belgelerimi hep kurtardı, LibreOffice’de ise (Knazar değmesin!) henüz çökme yaşamadım. Bu açıdan Pardus ve üzerinde gelen yazılımlarda emekleri geçenlere çok teşekkür ediyorum.
Tezimi tamamen, Pardus üzerinde, başka bir platform veya bir araç kullanmadan yazmak benim hayalimdi. Bunu gerçekleştirebildiğim için çok mutluyum. Pardus’un bir üretim platformu olduğunu sürekli belirtmekteyim. Bilgisayarın sadece internet ve eğlence aracı olmadığını bir üretim aracı olduğunu tekrar belirmek isterim. GNU/Linux’un insanlara sunduğu fırsatlardan yararlanarak benim de kendimce bir ürün ortaya koyabilmem, bunun kabul görmesi beni manevi açıdan çok mutlu etti.
Eğer siz de akademik alanda araştırma yapıyorsanız, bu araştırmalarınızda ve tez çalışmalarınızda Pardus kullanmanızı şiddetle öneririm. Yukarıda bahsettiğim bütün yazılımlar ve size sunduğu ileri teknolojiler ile Pardus araştırma alanında diğer rakiplerinden geride kalmıyor!
Son olarak bu süreçte içimde kalan bir iki husustan bahsedeyim. Birincisi tezimi yazarken kullandığım yazı tipi, tez yönergesine uyun bir seçim yaptım, seçenekler arasından Times New Roman karakterini seçtim, alternatif olarak özgür bir yazıtipi olan Liberation Serif’i seçebilirdim, veya Arial yerine Liberation Sans’da seçimim olabilirdi. Gerek zaman gerekse bu tiplerin döküm alacağım bilgisayarlarda nasıl görüntüleneceğini bilmediğimden bu şekilde yapmak durumunda kaldım. Ama biraz daha zamanım olsaydı, yazıtipini değişik kullanmak isterdim.
İkinci olarak ise, gerek okulumun sitesinde, gerekse YÖK tez bankası ve Tez yönergelerindeki anlatımların tamamı Windows sistemleri üzerinde kullanılacak uygulamalar ile ilgili, biraz zamanım olsaydı bu yönergeleri Linux üzerinde kullanılacak yazılımlar ile değiştirip paylaşmak isterdim. Maalesef bunları yetiştiremedim.
Yapabildiğim şey, modern yazılımlar ve araştırma araçları ile Pardus’u bir araya getirebilmek ve bununla bir Tez ortaya koyabilmek oldu. Bu sayede Pardus’un araştırma alanında da kullanılabileceğini ve diğer sistemlerden hiçbir eksiği olmadığını gösterdiğim düşünüyorum.
Umarım yakın zamanda, Pardus üzerinde hazırlanan diğer tezleri, Pardus üzerinde yazılan kitapları ve eserleri görebiliriz.
Bu yazıya konu olan “Avrupa Birliği’nde Yoksullukla Mücadele ve Türkiye’nin Uyum Sürecindeki Yeni Uygulamalar†konulu tezimin bu yazı ve e-dergi’nin bu sayısına özel sürümünü http://bluzz.net/tezim adresinde bulabilirsiniz.
Aşağıdaki yazıda anlatılan yöntemin geçerliliği kalmamıştır.
Erişime engellenen web sitelerine nasıl erişebileceği ile ilgili daha önce bir yazı yazmıştım, o yazımda DNS adresini değiştirmek ve hosts dosyasını düzenleyerek erişime engellemiş sitelere nasıl ulaşılabileceğini anlatmaya çalışmıştım. Telekomünikasyon alanında engelleme amacıyla yenilikler ardı ardına gelince DNS değiştirme yöntemibirçok site için işe yaramamakta. Hosts dosyasının değiştirilmesi ise birçok kullanıcıya karışık gelmekte. İnternet üzerinde çeşitli platformlarda, üçüncü parti yazılımlar ile erişime engelli sitelere erişebileceğiniz söylenmekte. Bunların neredeyse tamamnının zararlı yazılımlar içeriyor olması da kullanıcıların bu yazılımlardan uzak durmasını gerektirmekte.
Bu yazımda ise bu engellenmiş sitelere erişebilmek için çok büyük kolaylık sağlayan bir Firefox eklentisi olan PhZilla’dan bahsedeceğim.
3 Adımda Engelli sitelere giriş:
1- Öncelikle http://www.mozilla.com/tr/firefox/ adresinden Firefox’un son sürümünü bilgisayarınıza indirip kurun. Linux kullanıcısıysanız, Firefox büyük ihtimalle sisteminizde kuruludur, aksi halde dağıtımınızın paket yöneticinisinden Firefox paketini indirip kurun
2- Firefox’u kurduktan sonra, https://addons.mozilla.org/en-US/firefox/addon/phzilla/ adresinden PhZilla eklentisini kuralım. Bunun için tek yapmanız gereken bu bağlantıdaki sayfada “Add to Firefox” düğmesine tıklamanız. Firefox sizi kurulum için yönlendirecektir ve saniyeler süren kurulumdan sonra Firefox’u yeniden başlatmanızı isteyecektir.
3-Firefox ve Phzilla kurulumundan sonra geriye yapacak birşey kalmıyor. Sadece Firefox’u açın ve araç çubuğuna gitmek istediğiniz sitenin adresini yazın. Adresi yazdıktan sonra fare ile imleci adres çubuğuna getirdiğinizde adres çubuğunda P simgesinin belirdiğini göreceksiniz. tek yapmanız gereken bu simgeye basmak. Diğer proxy’lerin aksine, gezint iyaptığınız sitenin içeriğine hiç bir şekilde bir reklam, veya üst başlık alanı yerleştirilmemektedir. Nadiren yeni pencerelerde açılan sponsor reklamları çıkmaktadır.
Sürekli yapılan engellemeler ve en kötü IP aralıklarının erişime engellenmesi ile maalesef herhangi bir nedenle engellenmiş olmayan siteler de bu engellemelerden mağdur olmakta. Örneğin Google’ın IP aralığındaki bir engelleme, Google’ın diğer hizmetlerini de etkilemekte. Bunun gibi sayısız tecrübe yaşadığımızdan artık yazmaya gerek yok. Sadece en kolay çözümü paylaşmak istedim.
ben artık DNS değiştirmek veya hosts dosyasını düzenleme gibi yöntemler yerine sadece PhZilla kullanıyorum.
Erişime engellenmiş siteler ve IP aralıkları ile ilgili http://engelliweb.com/ adında bir site mevcut. Bu siteden hosts dosyanız için gerekli Ip adreslerini edinebilirsiniz. Ayrıca hangi sitelerin engellendiği ve hangi tarihlerde hangi kurum veya makam tarafından engellendiğini de gerekçesi ile birlikte görebiliyorsunuz. Şu anda sitede 14 379 kayıt bulunmakta. Liste kullanıcıların katkıları ile oluşturulmakta, sitede belirtildiği üzere de bu sadece engelli kısaların bir kısmı, gerçek rakamın bunun bir kaç kat fazla olduğu söyleniyor. Sitenin istatistik ve kategori sayfaları ise görülmeye değer.
Özetle Firefox ve PhZilla kullanmanızı şiddetle öneririm. DNS ve hosts yöntemiyle erişemediğim birçok siteye PhZilla ile erişebildiğimi de belirteyim.
TCDD Bilet satış servisinin IE dışındaki tarayıcılar ile çalışabilmesi için düzenlenen kampanyanın duyurusunu aktarıyorum. Herkesi bu kampanyaya katılmaya davet ediyorum.
Bugün Özgürlükİçin.com sitesi olarak, Pardus kullanıcılarının gerek kamunun gerekse özel İnternet sitelerine erişim ve bu sitelerden sunulan hizmetleri alma konusundaki sorunlarını dile getirmek ve bu sitelerin Pardus kullanıcıları tarafından da hizmet alınabilir hale gelmesi için ilk kampanyamızı düzenliyoruz!
İlk kampanyamızı Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları‘nın İnternet sitesindeki Bilet Satış Rezervasyon servisine erişim sorunları konusunda düzenliyoruz. Bu kampanyadaki nihai hedefimiz bu servise olan erişim sorununun gerek Pardus üzerindeki tarayıcılar gerekse diğer işletim sistemleri üzerindeki tarayıcılar tarafında giderilmesi ve Microsoft Windows&İnternet Explorer tekelinin kırılmasıdır.
Özgürlükİçin.com topluluğu olarak Topluluk Bildirgemizde belirttiğimiz amaçlar doğrultusunda bu kampanyayı düzenliyoruz. Tren biletlerini özgürce alabilmek isteyen bütün üyelerimizi, kardeş özgür yazılım topluluklarını ve bütün özgür yazılım severleri bu kampanyaya davet ediyoruz!
Haydi hep beraber çufçuflayalım!
Kampanyaya katılmak için aşağıdaki örnek mektup metnini kullanarak TCDD’nin ilgili e-posta servislerine, faks numaralarına veya adresine posta ile gönderebilirsiniz.
Kampanya konusundaki gelişmeleri takip edebilmemiz ve TCDD’nin yanıtlarını diğer kullanıcılarımızla paylaşabilmemiz adına göndereceğiniz e-postaların “Bilgi kısmına”(CC) kampanya@ozgurlukicin.com adresini eklemeniz yararlı olacaktır.
Kullanılacak talep mektubu örneği:
Talep Mektubu
Kime: TCDD Beyaz masa byhim@tcdd.gov.tr Tel: (0.312) 309 05 15 / 1408 Faks: (0.312) 312 62 47
Konu: TCDD İnternet Bilet Satışı Servisine Erişim Sorunu
Sayın İlgili,
Bu mektubu size göndermemin nedeni, TCDD’nin çevrimiçi bilet servisininden Microsoft Internet Explorer tarayıcısı dışında hizmet alamıyor oluşumdur.
Ülkemizin en köklü kurumlarından olan TCDD günümüzde birçok atılım yapmakta ve yurttaşlarımızın ulaşım imkanlarını artırmak için en modern demiryolu ulaşım teknolojilerini kullanarak ülkemizi modern demiryolu ağlarıyla donatmaktadır.
Buna rağmen, TCDD’nin en önemli İnternet servislerinden biri olan bilet satış uygulaması maalesef bu yeniliklerin gerisinde kalarak, yurttaşlarımızı eski, güvensiz ve dünyaca kabul edilen internet standartlarına uymayan bir İnternet tarayıcısına mahkum bırakmaktadır.
Maalesef TCDD İnternet Bilet satış uygulaması sadece Microsoft İnternet Explorer tarayıcısının 5.0 ve üzeri sürümlerinde çalışmaktadır, bu tarayıcı dışındaki diğer tarayıcılar ile İnternet bilet satış servisinizden hizmet alınamamaktadır
Bu doğrultuda aşağıdaki hususlara dikkatinizi çekmek isterim:
Bu sorun, İnternet sitenizin Microsoft Internet Explorer harici tarayıcıları ve Microsoft Windows işletim sistemi dışındaki işletim sistemleri üzerinde çalışan tarayıcıları desteklememesinden kaynaklanmakta, İnternet sitenizi kodları W3C(WorldWideWeb Consortium)[1] standartlarına uymadığından yaşanmaktadır. Web Sitenizin kodlarının W3C standartlarına uygun olup olmadığını ve kodlamalarındaki hataları W3 Valdiator[2]’den kolayca kontrol edebilirsiniz. Standartlara uyan ve Microsoft Windows dışı işletim sistemlerindeki(Linux&Mac&BSD) tarayıcılar ile görüntülenebilen bir İnternet sitesi, bu sistem ve tarayıcıları kullanan yolcuların yaşadığı aksaklıkları giderecek ve yolcularınız olarak memnuniyetimizi de üst düzeye çıkaracaktır.
Kamu kurumlarınca sunulan hizmetlerde kullanılan bilgi teknolojisi altyapılarının Birlikte Çalışabilirlik Esasları Rehberi[3]’nde belirtilen standartlara uyumlu olmayan unsurları, bütçe imkanları ve öncelikler çerçevesinde en kısa zamanda bu esaslara uyumlu hale getirilmesi 28 Şubat 2009 tarih 27155 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 2009/4 sayılı Başbakanlık Genelgesi’nde[4] belirtilmiş bir amir yükümlülüktür. Ayrıca bu konuda daha önce yayımlanan 2007/4[5] sayılı Başbakanlık Genelgesi’nde belirtilen Kamu Kurumları İnternet Sitesi Kılavuzu[6] belgesindeki 3.1.1 Tarayıcılar maddesine dikkatinizi çekmek isterim. Bunun dışında konu ile ilgili diğer genelgeleri[7] de dikkatinize sunarım.
Microsoft Internet Explorer tarayıcısı birçok kullanıcı tarafında eski, güvensiz, hantal ve standartlara uymayan bir tarayıcı olması nedeniyle tercih edilmemektedir. Mevcut kanı bilgisayar kullanan herkesin bu tarayıcıyı kullandığı gibi yanlış bir algıdadır. Oysa gelişen tarayıcı pazarında istatistiki verilere bakıldığında, Microsoft Internet Explorer tarayıcısının pazar payı dünyada %43 oranındadır. Ülkemizde bu oran Mayıs 2011 tarihi itibarı ile %60,4 seviyesindedir ve bu oran ilgili istatistik sitesinden görüleceği üzere[8] hızla düşmektedir. 2010 yılında %75’lik oranında kullanılan bu tarayıcının bir yılda kaybettiği %15’lik oran bu maddede bahsettiğim tercih değişikliklerinin nedenlerini ispat etmektedir. Bu durumda TCDD İnternet bilet servisi tercihlerini daha hızlı, daha güvenli, ve standartlara daha uygun İnternet tarayıcılarından yana kullanan yolcularına maalesef hizmet verememektedir. Yolcularının %40’lık kesimine İnternet üzerinden bilet satışı hizmetinin sunulamaması hem bir hizmet eksikliği hem de TCDD için bir itibar kaybı olarak görülmektedir.
Microsoft Windows işletim sistemi üzerinde kullanılan tarayıcıların yanı sıra, GNU/Linux işletim sistemlerini konusuna da dikkatinizi ayrıca ve özellikle çekmek isterim. Microsoft Windows işletim sisteminin tekelci ve kapalı sistemine karşın, TÜBİTAK Bilgem tarafından geliştirilen Pardus GNU/Linux[9] işletim sistemi ülkemizde en çok tercih edilen işletim sistemlerinden biridir. Pardus yüzbinlerce kullanıcıya ve 30.000 üzerinde kayıtlı topluluk üyesine sahip bulunmaktadır. Bunun yanı sıra Pardus, Kamu kurumları ve özel sektör için geliştirilen Kurumsal[10] bir sürüme de sahiptir. Pardus Kurumsal sürümünü kullanan kurum ve kuruluşları buradan görebilirsiniz[11]. Bu doğrultuda gelişmesi ülkemiz için çok önemli olan bu işletim sistemi ve bu sistem üzerinde çalışan tarayıcıların desteklenmesinin ayrıca önem ve özen gösterilmesi gereken bir konu olduğunu bilgilerinize sunarım.
Çalıştığınız sistemi değiştirmek veya sisteminizdeki bir bilgisayara Windows dışı bir işletim sistemi kurmadan da İnternet Siteniz ile ilgili gerekli kullanılabilirlik testlerini bilgisayarınıza çeşitli ücretsiz programlar(“Oracle Virtualbox” vb*)[12] aracılığı ile İnternet’ten indirebileceğiniz ücretsiz “Pardus 20011 Kurulan” DVD[13] imajı ile sanal bir işletim sistemi kurarak mevcut sisteminizde gerçekleştirebileceğinizi, ve bunun size ek bir maliyet getirmeyeceğini de ayrıca belirtmek isterim. Veya diğer bir alternatif olarak sisteminize hiçbir kurulum yapmadan İnternet’ten ücretsiz indirebileceğiniz “Pardus 2011 Çalışan DVD”ile gerekli kullanılabilirlik testlerini gerçekleştirebilirsiniz.
Ülkemizin öncü bir kurumu olmanıza yakışır şekilde, en kısa zamanda sistemlerinizi ve İnternet servislerinizi son teknoloji ürünü tarayıcılar ve işletim sistemlerine uyumlu bir hale getirmenizi diliyorum.
İşbu talep mektubunu ile belirttiğim hususlar doğrultusunda, sitenizi W3 standartlarına uygun ve Microsoft Windows&Internet Explorer dışındaki sistemlerden de erişilebilir,görüntülenebilir ve üzerinde bütün kullanıcı işlemlerini sorunsuz yapılabilir olarak iyileştirmenizi talep ediyorum
Bilgilerinizi ve gereğini saygılarımla arz ederim,
Maalesef, uzun bir zamandır(tam vaktini hatırlayamayacağım kadar uzun) İngilizce konuşan Pardus kullanıcılarının buluştuğu küresel forum olan Worldforum.pardus-linux.nl‘ye erişim Türkiye’den sağlanamamakta. Hollanda’da yaşayan Pardus severlerin kurduğu Pardus-linux.nl sitesinin barındırdığı bu forum, sitenin ip adreslerinin Türk Telekom’un marifetli engellemeleri nedeniyle talihsiz bir şekilde erişime engelli durumda.
Küresel bir platform’da yabancı kullanıcılar ile buluşamamak çok büyük bir eksik, bu buluşmanın sağlayacağı faydalardan mahrum kalmak, sinerji yakalayamamak, hem kullanıcılara haksızlık, hem de Pardus’un gelişimi için büyük bir takoz.
Pardus-Linux.nl’ye daha ara sıra tunnel siteleri ile erişiyordum. Bir kaç sefer etc/hosts dosyasına sitenin ip adreslerini eklemeyi denedim ama netice alamadım. Geçenlerde bu başlıkta sorunu Firefox’a PhZilla eklentisini kurarak çözülebildiğini gördüm. Firefox için PhZilla‘yı kurduktan sonra tek yapmam gereken adres çubuğuna http://worldforum.pardus-linux.nl yazıp adres çubuğunda çıkan P simgesine tıklamak oldu.
Erişebilmek güzel şey…!
Not: Forum için üyelik başvurusu yöneticiye e-posta atılarak yapılıyor. (pardusworld[at]xs4all.nl)
Uzun zamandır aklımda olan Pardus üzerinde düzgün görüntülenemeyen, erişilemeyen veya kulalnıcı işlemleri yapılamayan siteler için, site sahiplerine veya ilgili kişilere gönderilecek bir talep mektubu örneği hazırlama işini sonunda nihayete erdirdim diyebilirim. Talep mektup metni aşağıdadır, metin WTFPL ile lisanslanmıştır dilediğiniz gibi uyarlayıp kulanabilirsiniz.
Metin hakkındaki görüşlerinizi ve eğer metni kullanırsanız ve size cevap gelirse, bu cevapları paylaşmanız beni çok mutlu edecektir.
______________Web Siteleri İçin Talep Mektubu 0.1______________
Konu: Â Web Sitenizine Erişim/Kullanılabilirlik Sorunları Hakkında
İlgili Kişiye,
Siteniz www.siteadı.com‘un ziyaretçisi olarak sitenizden  hizmet (…….hizmetini) almaktayım. Sitenize Pardus 2009.2[1] işletim sistemi üzerinden Mozilla Firefox 3.6(Kullandığınız tarayıcı adı) tarayıcısı ile erişmekteyim. Fakat sitenizin üzerinde bazı görüntüleme/erişim sıkıntıları yaşamaktayım. Bu sıkıntılar Web Sitenizin Linux işletim sistemi ve Internet Explorer harici tarayıcıları desteklememesinden kaynaklanmakta, Web sitenizin kodları W3C(WorldWideWeb Consortium)[2] standartlarına uymadığından yaşanmaktadır. Web Sitenizin W3C standartlarına uygun olup olmadığını ve kodlamalarındaki hataları W3 Valdiator[3]( http://validator.w3.org/) ‘den kolayca kontrol edebilirsiniz. Standartlara uyan ve Microsoft Windows dışı işletim sistemlerindeki(Linux&Mac&BSD) tarayıcılar ile görüntülenebilen bir web siteniz kullanıcıların yaşacağı aksaklıkları giderecek ve biz ziyaretçi memnuniyetini de üst düzeye çıkaracaktır.
Çalıştığınız sistemi değiştirmek veya sisteminizdeki bir bilgisayara Windows dışı bir işletim sistemi kurmadan da Web Siteniz ile ilgili gerekli kullanılabilirlik testlerini bilgisayarınıza çeşitli ücretsiz programlar(“Oracle Virtualbox†vb*)[4] aracılığı ile internetten indirebileceğiniz ücretsiz “Pardus 2009.2 Kurulan†Cd[5] imajı ile sanal bir işletim sistemi kurarak mevcut sisteminizde gerçekleştirebileceğinizi, ve bunun size ek bir maliyet getirmeyeceğini de ayrıca belirtmek isterim. Veya diğer bir alternatif olarak sisteminize hiçbir kurulum yapmadan internetten ücretsiz indirebileceğiniz “Pardus 2009.2 Çalışan CDâ€[5] ile gerekli kullanılabilirlik testlerini gerçekleştirebilirsiniz.
Sizden sitenizin bir ziyaretçisi olarak, ziyaretçi/müşteri memnuniyeti adına sitenizi W3 standartlarına uygun ve Microsoft Windows&Internet Explorer dışındaki sistemlerden de erişilebilir,görüntülenebilir ve üzerinde bütün kullanıcı işlemlerini sorunsuz yapılabilir olarak iyileştirmenizi talep ediyorum.
Bu mektubu okuduğunuz için teşekkür eder, iyi çalışmalar dilerim.